Access Dört Arketip By C.G. Jung Provided As Digital

though my psychology background is enough, I find this book badly hard to read, While picking up this slim volume I was hoping to find something useful like introduction to archetypal pedagogy but there are no sufficient examples and even no mention to certain important archetypes.


Jung himself says while thera are limitless archetypes, many different types may overlapamp combine at any given time, I am too, upset with the irrelevant selection of these four,

Nevertheless amazed by the cultural references to primordial civilizations and societies, of the trickster and how Jung applies mother archetype to various psychoses and mental types.
Simply thought provoking!
I really wish that Jung had been more aware of his sexism, I would have loved to have been swept up by the idea of the archetype, but I cannot get past his limited view of what women are.
What a fool. What an archetypal child. Verdiğimyıldız yazara ve eserine değil kendime diye girizgah yaptıktan sonra kısacık fikirlerimi de paylaşayım, . .

Hepimizin okuma yolculuğunda kendine göre alışkanlıklar var, Benimki de öğretici kitapları not alarak ve sessiz bir ortamda okumak, Bu bağlamda konsantre olmak için özel bir alan yaratarak bitirdim diyebilirim, Bir kafede ya da toplu taşımada okumaya kalksam mutlaka atladığım yerler olurdu, Bu yüzden öğrenme sürecinde sessizliği tercih edenlerdenseniz çapraz okuma eşliğinde bu kitap sessiz ortamlarınızın yoldaşı olacaktır.
Ben her yerde okurum diyorsanız zaten sorun yok,

Arketip tanımı ve dünden bugüne arketiplerin insan üzerindeki etkileri adına aydınlatıcı bilgiler var, Mitoloji temelim sağlam olmasına rağmen psikolojik bazı verileri tekrar tekrar okumam gerekti, . . İlerleyen zamanlarda bu alanda biraz daha okuma yapıp tekrar Dört Arketip'e geri döneceğim gibi görünüyor,

O zaman bu entariyi yeniden editlerim, . .

identity with the persona, which is the individuals system of adaptation to, or the manner he assumes in dealing with, the world, Every calling or profession, for example, has its own characteristic persona, It is easy to study these things nowadays, when the photographs of public personalities so frequently appear in the press, A certain kind of behaviour is forced on them by the world, and professional people endeavour to come up to these expectations, Only, the danger is that they become identical with their personasthe professor with his textbook, the tenor with his voice, Then the damage is done henceforth he lives exclusively against the background of his own biography,

What I wanted and didn't get: an explanation on how come archetypes, . . are / happen. Maybe we're born with it, maybe it's Maybelline,
What I didn't necessarily want, but got anyway: a brief passage on how women only turn to intellectual achievement at the expense of their natural nurturing role, AND only if they hate the mothering part of their mothers.


Seriously though, this is very likely a case of bookpersontimelevel of attention mismatch, I kept latching on to interesting quotes, . . and then zoned out. That's not Jung's fault. Tıp ve psikiyatri kökenli bir ruh çözümlemecisi olan Jung'un, psikolojik tiplemeler, kompleksler teorisi ve sözcük çağrışım testi gibi özgün bilimsel katkıları günümüz psikolojisi ve psikiyatrisi içinde hâlâ yerini korumaktadır.
Bunun ötesinde, bugün Jung'u bir ekol olarak anmamızın nedeni, bütün insan bilimlerine yansıyan türev ve etkileriyle "simge" alanındaki çalışmaları, ve kişisel ya da kolektif bilinçdışının dinamiklerini ve görüngelerini irdeleyen yapıtlarıdır.
Jung düşüncesinin antropolojiden teoloji ve felsefeye, etnolojiden sosyolojiye çok geniş bir alanda kalıcı izleri vardır, Psikoloji alanında ün yapmış diğer çoğu yazarın kendi doğup büyüdüğü kültür içerisindeki öğelerle yazdığı yazıların aksine Jung yöneldiği doğu kültürünü efsaneler ve kutsal kitaplardaki hikayeler ona göre bunlar da efsane aslında ile öyle güzel anlatıyor ki zaten bildiğimiz bazı şeylerin farkında olmadığımız yönlerini görmek mutlu ediyor.


Ve kitapta yer alan bu parça da kitabın genelinin neyden bahsettiğini anlamak için okunabilecek güzel bir yazı:

"Bir zamanlar tuhaf bir yaşlı adam vardı.
Köylerin gürültüsünden kaçıp sığındığı bir mağarada yaşıyordu, Büyücü olarak nam saldığı için, ondan büyü sanatını öğrenmeyi ümit eden öğrencileri vardı, Ama onun aklında hiç böyle şeyler yoktu, Tek isteği, bilmediği ama sürekli gerçekleştiğinden emin olduğu şeyin ne olduğunu öğrenmekti, Üzerinde düşünülmesi mümkün olmayan şeyin üzerinde uzun bir süre düşündükten sonra, içinde bulunduğu kötü durumdan kurtulmak için çareyi, eline bir parça kırmızı tebeşir alıp mağarasının duvarlarına türlü türlü şekiller çizmekte buldu.
Amacı, bilmediği şeyin neye benzediğini bulmaktı, Birçok denemeden sonra aklına bir daire çizmek geldi, "Bu doğru," diye hissetti, "şimdi içine bir de dörtgen çizmeli", ve böylesi çok daha iyiydi, Öğrenciler merak içindeydi ama tek bildikleri yaşlı adama bir haller olduğuydu ne yaptığını öğrenmek için yanıp tutuşuyorlardı, Ona, "İçeride ne yapıyorsun" diye sordular,
Ama yaşlı adam yanıt vermedi, Sonra duvardaki şekilleri keşfettiler ve "İşte bu!" dediler, ve bunları taklit ettiler, Fakat böyle yapmakla, farkına varmadan tüm süreci tersine çevirdiler: sonucu başa alarak bu sonuca yol açan süreci baştan başlatmayı umdular.

O zamanlar böyle olmuştu işte ve bugün de hâlâ öyle oluyor, " Mükemmel bir kitap. Birikiminiz yoksa okumayın. Ya da benim gibi okuyun ve arkasından birikim ve bilgi edinmek için yüzlerce kitap psikoloji, mitoloji, edebiyat, din, felsefe okuyun, Yıllar sonra geriye dönüp bakınca da böyle bir inceleme yazın, Jung ve Borges bir akşam yemeği yeseydi de ben de onlara bir tepsi baklava ikram etseydim yan masadan diye düşündüm kitabı okurken.
Kitabın içeriği bir yana, bir insanı tanıyor olmak, jung'un zihninde dolaşmak hayli mitolojik bir yolculuk, Zihninizde medeniyet tarihini canlandırırken, diğer yandan psikoloji odağını kaybetmeyen Jung, onca kavram ve anlatının sonuna vurucu bir ben, bilinçdışı, üstben, persona, gölge çıkarımı koyuyor.
Bu kavramları netleştirmeden okunabilir ancak, analitik psikolojinin öğeleri zihninizde oturmamışsa, mitolojik anlatıdan jung'un vardığı yere varmakta zorlanabilirsiniz, Kitabın sonuç bölümlerinde Jung'un madde odaklı, rasyonel dünyaya öfkesini okuyabileceğiniz muazzam tespitler söz konusu, Kehf suresi, Hızır, Musa, Zülkarneyn anlatımı, balık ve Yeşua tespitlerinin halen Jung, ruhunun bakışı kaç köşeli dedirten etkisi altındayım.
Ancak, anlattıklarından mı, Jung'dan mı mest oldum, bütünün etkisinde miyim, bilmiyorum,

Other reviewers have made general statements about the four archetypes Mother, Rebirth, Spirit, Trickster covered in this volume of C, G. Jung's work. For the purpose of this review and as a way of conveying the richness of Jung's archetypes, I will focus on one specific aspect of the Rebirth archetype: Enlargement of Personality.


Jung begins this section with the sentence, "The personality is seldom, in the beginning, what it will be later on, " Thus, a kind of metamorphosis is at the very core of our being, This is clear when we reflect on the various stages of childhood and adolescence, most specifically, when we think about the transformation in males from boyhood to manhood and a female's transformation from girlhood into womanhood.
Cultural anthropologists have written extensively on the rituals surrounding this lifetransforming event within traditional societies,

Here is Jung's next sentence, "For this reason the possibility of enlarging it personality exists, at least during the first half of life.
" Why the first half of life Simple biology, The most obvious example is the enlargement of personality a baby makes in the first few years, from being an infant to being a walking, talking toddler.
And so biology propels the toddler thru the phases of childhood and adolescence right up until the time when the person becomes an adult,

But what about the second half of life, where the enlargements are less biological and more psychic and subtle Here are Jung's words on the topic, "Therefore, if some great idea takes hold of us from outside, we must understand that it takes hold of us only because something in us responds to it and goes out to meet it.
" Ultimately, the key to enlargement as an adult is our responding, our own internal movement to what we encounter in our world, This internal movement is underscored when Jung writes, "Richness of mind consists in mental receptivity, not in the accumulation of possessions, " I am reminded of one of my spiritual teachers who said, "Don't plateau," which is a warning against being complacent, being unwilling to go out to meet the great ideas, the great ongoing challenges we as adults are given throughout our lives.


Keeping on this topic, a man who has spent many years as a Jungian psychoanalyst told me that when the soul cries out for enlargement and one does not heed this internal call, there is a change, a shift, but the shifting and changing can manifest physically.
Perhaps this is why we have an epidemic of obesity in the United States: a large portion of the population will not rise to the challenge to enlarge spiritually and thus the body responds by enlarging physically.


Nietzsche speaks again and again on how the arts, creativity and the spiritual path pose challenges to the individual soul, If an artist is truly an artist, one will expand and enlarge one's personality, continually redefining oneself, a series of rebirths, one after another, Of course, one need not be a Picasso or Mondrian rather, one is called to be an artist of one's own life, And what of those people who lives are smug and selfsatisfied, refusing to transform Here are Jung's words, "He who is truly and hopelessly little will always drag the revelation of the greater down to the level of his littleness.
" And then what happens, after many months or even many years, when one finally begins to see one's own life in need of radical transformation Perhaps this seeing lies behind the midlife crisis so common in the modern world.
çox maraqlıdır lakin bu kitabı təkrar oxumazdan öncə oxumam gərəkən ən azkitab var, . modern dünya insanı nasıl bir "hilebaz figürüne" dönüştürür bu son makaleyi okuduğumda kafamda tolstoy'un vatanseverlik için yaptığı açıklama çınladı birden: "vatanseverlik katillerin eğilimlerini tatmin edecek bir prensip sağlar.
"
modern dünya bizi ışte tam da bu yüzden bir "hilebaz figürüne" dönüştürür, This book was a collection of essays for four archetypes: the Mother, Rebirth, the Spirit in Fairy Tales, and the Trickster, The reading could be a bit dry, but I love Carl Jung and found the essays insightful, This book does not need any sort of review since it is a reference for all those who put effort to know about human behaviour and its mechanisms.
Personally, I found out that this book was the Bible from which existential therapy was born and developed by some erudite people such as Irvin Yalom.
Kitaptaki kavramlar ve mitolojik örnekler bana okuma açısından ağır ve karmaşık geldi, Jung'un Keşfedilmemiş Benlik kitabı okuma ve anlama açısından daha kolay bir kitaptı benim için, Bu kitapta da elbet altını çizdiğim, düşündürücü satırlar oldu tabi, Genel olarak okunması zor bir kitap gibi geldi bana, Psikolojideki terimleri de bilmeden anlamayı daha da zorlaştırıyor, Biraz daha konunun uzmanına hitap ediyor sanırım, İlk fefa Jung okuyorum ve bu kadar geç okuduğum için bu kitabı bir miktar üzgünüm,

Kitap ilk başta beni çok heyecanlandırdı ve bitmesini asla istemeyerek okudum, Özellikle Jungun salt “bilim”den ziyade psikolojiyi “ruh” ve parapsikoloji şeklinde anlatması çok hoşuma gitti, Çünkü artık “bilim” kelimesini dilinden düşürmeyenler bana politik doğruculuk oynuyorlarmış gibi geliyor, Ve psikolojiyle birlikte birçok kavramın/olayın/duyumun sadece “bilimsel” ve “rasyonalist” açıklamalarla sınırlandırılmasından çok sıkıldım.


Bazen bazı şeyleri açıklayamayız hissederiz, duyumsarız ama açıklayamayız işte, Ve bütün bunlar psikolojinin konusu olmalı, Etik sınırları nelerdir bu duyusallığın bilemem, bu konu beni aşar fakat bilimin sınırlarına takılmaktan da bilimsel kalıplara sığmaya çalışmaktan da yoruldum.
Neyse Junga dönelim

Kitabın başlarında sözü edilen arketipleri özellikle de anne ve anima arketipleri keşfetmek beni heyecanlandırdı.
Aynada kendi yansımama bakar gibi hissettiğim bölümler oldu, Şaman ve mitolojik arketiplerin anlatıldığı bölümler ise beni ilk bölüm kadar heyecanlandırmasa da bana kattıklarını sevdim,

Bir de söylemeden geçemeyeceğim, tarot okuyucsu olarak zihnimde Jungun arketiplerini tarot kartlarıyla bağdaştırmadan edemedim, Özellikle “trickester” bölümünü okurken aklıma sürekli tarotunsıfır numaralı ilk kartı Joker geldi,

Jung herkese hitap etmeyebilir fakat bence psikolojiyi bilimsel alandan bir tık çıkarıp “ruh bilimi” adı altında yeni tezler sunması çok cesurca ve bunların geniş kitleler tarafından kabul görmesi de aslında bu konuya yüreğimizle yaklaşmamıza ne kadar muhtaç olduğumuzu gösteriyor bana.
Jungun okuduğum ilk kitabı ama son olmayacak, Anthology of C. G. Jung essays each examining a different archetype: The Great Mother, Trickster, Rebirth and Spirit,

The Mother essay I remember reading in another book, probably ”Aspects of the Feminine” containing the usual dated references to homosexuality being the result of parental issues a take Jung shared with MarieLouise von Franz but James Hillman rejected.
Rereading the essay on the Great Mother archetype I understood Jung's explanations for psychological archetypes as an evolutionary psychological adaptation much better thanst time, and how they tie into his theories about the neurobiological foundations for religious experience.
The key insight in this chapter is how many of modern Western society's issues with women are results of Christianity in general and Protestant denominations in particular notice Jung was a Lutheran and wanted to be a priest before he switched career path to psychology lacking constructive roles for the dark destructive side of femininity.
Jung compares and contrasts to Hinduism and Shintô, both of which have destructive feminine figures who play benevolent roles in their respective cosmologies, Most important, when reading the Great Mother essay in the context of this book I suddenly realised how many of my own psychological issues with women are the result of me projecting my difficulties with the ”Great Mother” archetype unto real life individual fleshandblood women.


The essays about the Trickster, Rebirth and Spirit archetypes I find interesting for another reason: The impressive in depth of analysis of literary and religious narratives where the protagonist encounters mysterious characters who puts them through weird, dangerous and seeminglynonsensical challenges.
I am immensely fascinated with such stories after seeing so many modern Western occultists from Aleister Crowley to Erwin NeutzskyWulff patternmatch their structure to the Kabbalah's path of initiation.
Jung, on the other hand, analyses these quest narratives as representing the unconscious attempt to contact the conscious mind picking his examples from the Koran and fairy tales.


The Spirit essay in particular details an odd German fairy tale about a young man who frees a crucified raven, which sets him on a new quest to liberate a prince and his sister from two antagonists: The witch who has transformed the royal siblings into horses and a ”wild hunter” figure who is clearly a demonised version of the Norse

god Odin.
This helped me understand the concept of the inferior function in further depth, though you would have to understand the inferior function in detail at first in order to make heads or tails of Jung's analysis of this fairytale: The wild hunter represents an alternate dysfunctional version of the hero who lacks a constructive relationship with the inferior function i.
e. the most neglected faculty of his own mind, Learning how to master this least conscious function of his mind is precisely how the hero of the story learns to defeat his evil counterpart.


Jung also argues that the rise of Nazism in the's represented the repressed Spirit archetype in ”wild hunter” form reemerging from the depths of the Germanic cultures' subconsciousness expressing itself in a malignant genocidal way precisely because they had lost any constructive role for this archetype in their society.
All this has become more pertinent to me since reading ”Four Archetypes”, because I have realised that so many of my own issues with anxiety and stress are the result of me lacking a satisfying constructive expression in my daily life for the aggressive dominating side of human nature which then gets out in ways I cannot control same problem just on the individual scale rather than that of an entire society.
I would probably not have realised this, had I not read ”Four Archetypes”,

In other words: As dated as some of Jung's ideas may be, this book has been instrumental in illuminating my current psychological problems and helping me become aware of the challenges I face in life right now.
I will however not recommend it to someone who does not already have an in depth working knowledge of Jungian analytical psychology, .

Bienvenue sur Open Library | Open Library Access Dört Arketip By C.G. Jung Provided As Digital